4 Şubat 2012 Cumartesi

Valencia / İspanya


Portakal Kokulu Şehir: Valencia

8-9-10 Nisan 2011

Sabah erkenden Alicante’den ayrılıp 180 km’lik yolu portakal kokuları eşliğinde katettikten sonra Valencia’dayız. Hava muhteşem. Henüz Nisan ayında olmamıza rağmen sıcaklık 35 derece. Otelimize yerleşip hemen kendimizi Valencia sokaklarına atmanın derdindeyiz. Otel merkezden 6 km uzaklıkta Alfafar’da Apartotel Albufera (http://www.apartotelalbufera.es/), 4* ‘lık temiz, güzel, konforlu bir otel. 1+1 açık mutfaklı kocaman teraslı odamız daha dogrusu dairemiz gayet geniş ve konforluydu. Özellikle uzun süreli tatiller için ideal ama biz sadece 3 gün kaldık. Hemen bavulları bırakıp, mayolarımızı da yanımıza alıp soluğu şehir merkezinde aldık.

Valencia, İspanya’nın Akdeniz kıyısında bulunan Madrid ve Barcelona’dan sonra 3. büyük şehri. M.Ö. 137’de Romalılar tarafından kurulan şehir, M.S. 714’te müslüman Mağribiler tarafından ele geçirilimiş ve 500 yıl müslümanların egemenliğinde kalmış (Şehirde hala müslüman mimarinin etkileri görülmekte.) 1238’de Aragonlu Kral I. James tarafından ele geçirilen şehir, Valencia Krallığı olarak kurulmuş, zaman zaman İngiltere ve Fransa hakimiyetine girse de bu tarihten sonra hep hristiyanların idaresinde kalmış. 
Aşağıda paylaştığım harita şehir merkezinde görülmesi gereken tüm yerleri gösteriyor. Hava sıcaklığı 35 dereceyi gösterirken ve bizim aklımız Valencia’nın uçsuz bucaksız kumsalları ve denizindeyken, hoşgörürsünüz ki kilise, müze vs gezemedik tabiki. Kısa bir şehir turu ardından siesta zamanı doğru kumsala. Valencia’da 2 ile 5 arası siesta zamanı, neredeyse bütün dükkanlar, müzeler, bankalar kapalı ve herkes dinlenmede. Ohh ne güzel. Bu güzel Akdeniz şehrine olurda bir gün yerleşme kararı alırsak bundan olur herhalde .

pl_valencia04

Valencia’yı keşfe belediye binası(Ayuntamiento-haritada 1 numara)nın bulunduğu görkemli meydan Plaza del Ayuntamiento’dan başladık. Belediye binasının hemen yanındaki Museu d'Història de València (Valencia Tarih Müzesi) ve hemen karşısındaki Correos y Telegrafos (Postane) binalarının mimarileri görülmeye değer.

(105) 08042011

Kısa bir yürüyüşün ardından yine mimarisiyle göze çarpan tarihi Mercado Central(merkez pazarı-65 numara)a ulaşmak mümkün. Taze meyvalardan, ayaküstü atıştımalık yiyeceklerden, içeceklerden alın ve Fartons Polo ile birlikte horchata için. Horchata chufa(bir çeşit yer bademi), su ve şekerden yapılan kıvamlı bir içecek, Fartons Polo ise horchataya batırılarak yenen yumuşak bir çeşit bisküvi.

(77) 08042011(80) 08042011

Pazarın hemen karşısında 1996’da UNESCO Dünya Mirası listesine girmiş La Lonja de la Seda (eskiden ipek ve kadife alım satımı yapılan, gotik mimarisiyle önem taşıyan bir yapı-haritada 64 numara), onun hemen yanında ise Iglesia de Los Santos Juanes(Mağribiler döneminde cami olarak kullanılan St. Juan kilisesi) bulunuyor.
Tekrar kısa bir yürüyüşle Plaza de la Reina’ya geldiğinizde meydanın bir köşesinde Iglesia y Torre de Santa Catalina(Katalina kilisesi ve brok tarzdaki çan kulesi-63 numara)’yı ve  diğer köşesindeki La Capilla del Santo Cáliz - Catedral de Valencia(Valencia katedrali-39 numara)’yı göreceksiniz. 1262’de yapımına başlanan Valencia katedralinin ana gotik tarzının üzerine yüzyıllar içinde barok ve neo klasik mimariler eklenerek zenginleştirilmiş. Katedralin 50.85m yüksekliğindeki çan kulesine çıkılıp şehir manzarasını izlemek mümkün.
(108) 08042011(88) 08042011
(Plaza de la Reina)

(96) 08042011(87) 08042011
(120) 08042011  (Iglesia y Torre de Santa Catalina)

Katedralin hemen arkasındaki meydan olan Plaza de la Virgin’e geldiğinizde Basilica de La Virgen de los Desamparados(barok tarzdaki kilise-38 numara)’yu ve Palau de la Generalitat(Mağribilerin izlerini de taşıyan gotik tarzdaki belediye binası)’ı görebilirsiniz.

Ve siesta zamanı geldi. Herkes dinlenmeye biz denize…

Merkeze en yakın plaj 5-6 km uzaklıktaki Playa las Arenas. Böyle güzel sahilleri varken şehir merkezinin denizden bu kadar uzak olması ilginç doğrusu. Hava sıcak olmasına sıcak ama deniz birazcık soğuktu ama şimdi buralara kadar İngiltre’nin kapalı, yağmurlu, soğuk havasından gelip yüzmemek olmazdı tabiki. Siestadan sonra bu güzelim kumsal ve denizi bırakıp malesef merkeze tekrar dönemedik. Gezilecek yerler yarına kaldı artık. Akşama kadar deniz ve güneşin tadını çıkarıp, arada sahil boyunca uzanan kafelerde bişeyler atıştırdık. Tabiki asıl yemeği akşam gideceğimiz tapas restoranına biraktık.

Ve plajdan fotoğraflar…

(204) 09042011(208) 09042011(200) 09042011(203) 09042011
(202) 09042011

Akşam yemeği için Orio’dayız (Adres: Calle de San Vicente Mártir, 23). Orio bir tapas restoranı. Tapaslar açık büfe, çeşit çeşit. Sistem bir çok tapas restoranı ile aynı. İstediğiniz kadar yiyorsunuz, üzerlerindeki çubukları tabağınızda bırakıyorsunuz ve sıra hesap ödemeye geldiğinde garson çubukları sayıp hesabınızı getiriyor. Bu arada Sangria içmeyi de unutmayın. Sangria, kırmızı şarap, çeşitli meyve parçaları ve rom veya vodkanın karışımından oluşan bir içecek.

İşte leziz tapaslar ve sangria…

(126) 08042011(127) 08042011(129) 08042011(130) 08042011
untitled

Ertesi gün erkenden kalktık, kahvaltımızı yapıp attık kendimizi sokaklara. Malum gezilecek yer çok, deniz bizi bekler. Bugün Valencia’nın başka bir bölgesi Ciudad de las Artes y las Ciencias (bilim ve sanat bölgesi)’dayız. Burası 1957’de yaşanan bir sel felaketinin ardından, şehrin içinden geçen Turin Nehri’nin yönünün değiştirilmesiyle boşalan alana yapılan bir bilim ve sanat şehri. Bu kompleks beş bölümden oluşuyor: İnsan gözü formundaki nefes kesici binanın içindeki 900 m2’lik dev ekranda üç boyutlu prezantasyonlar izleyebileceğiniz L’Hemisferic; tiyatro, dans ve opera izlenebilen Palacio de las Artes Reina Sofia; « dokunmak yasak değil » prensibiyle olusturulmuş bilim ve teknoloji müzesi Museo de la Ciencias Principe Felipe, 500 farklı cinsten 45,000 adet deniz ve okyanus canlısını barındıran, 42 milyon litre sudan oluşan 9 farklı tematik tank içeren Oceanografico ve 17,500 m2 lik fuar alanı el Umbracle. Avrupa’nin en geniş kültürel eğitim merkezi kabul edilen bu şehirden mimari anlamda etkilenmemek mümkün değil. Tümünü gezebilmek için en az bütün bir gününüzü ayırmanız gerekir.

İşte resimler…

(151) 09042011(152) 09042011(155) 09042011(156) 09042011(157) 09042011(164) 09042011(166) 09042011(171) 09042011(174) 09042011

Şimdi tekrar denize, bu hava, bu güneş kaçmazzzzz…

(170) 09042011
Sahile gelir gelmez o kadar acıkmıştık ki hemen restoranın birine attık kendimizi. Paella’nın çıkış şehri olan Valencia’ya gelip, denize karşı bu güzel pilavı yemeden gitmek olmazdı tabi. Temel malzemesi pirinç ve safran olan paellanın içine çeşitli etler (özellikle tavuk, tavşan ve balık), sebzeler ve deniz mahsulleri konularak hazırlanan bir çok çeşidi vardır. Biz balık ve denüz mahsulleri konularak yapılan paellamızı soğuk biralarımızla beraber denize karşı büyük bir zevkle miğdemize indirdik ve kendimizi gün batımına kadar deniz ve kumsala bıraktık.


Akşam yemeği için başka bir tapas restoranı Lizarran’dayız (Adres: Calle Convento Santa Clara, 9). Tapaslar yine muhteşem. Olurda yolunuz İspanya’nın herhangi bir şehrine yolunuz düşerse(birçok şehirde bu restoranı bulmak mümkün) Lizarran’a mutlaka gidin.

Valencia’daki 3. ve son günümüzde gezemediğimiz şehrin ara sokaklarını gezdik, alışveriş yaptık ve denizin tadını çıkardık. Bu arada bir de kilise düğününe rastladık.
(115) 08042011(116) 08042011(102) 08042011(117) 08042011(118) 08042011(138) 08042011(139) 08042011(147) 08042011
(222) 10042011(137) 08042011

Son akşam yemeğimizi ara sokaklarda dolaşırken tesadüfen bulduğumuz Taberna Antonio Manuel’de(Adres: Calle San Vicente,42) (http://www.tabernaantoniomanuel.com/) yedik. Herşey harikaydı, özellikle de deniz ürünleri. 

(149) 08042011(150) 08042011
(134) 08042011(135) 08042011

Madrid yazısıyla görüşmek üzere…

Yelda & Ömer

6 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. ŞUAN VALENSİYADAYIM VE HAVA BERBAT :(

    YanıtlaSil
  3. Suan valencia dayim esnaf nisan da daha valencia nin berbat oldugunu soyluyor

    YanıtlaSil
  4. Haritayla anlattiginiz Valencia gezisini cok guzel yazmissiniz. Yararlanacagimdan eminim. Tesekkurler...

    YanıtlaSil
  5. şimdi valenciyadayım River Hostel diye bir mekandan yazıyorum burası 10 numara 5 yıldız ve gecelik 10 euro artı odalarda kız erkek karışık yatıyor :)
    demedi demeyin :)

    YanıtlaSil

/*Sayfa numaralandırma*/